TÜRKİYE’DE GÜNEŞ ENERJİSİ SEKTÖRÜNDE EĞİTİM ve KALİFİYE ELEMAN SIKINTISI

admin
TÜRKİYE’DE GÜNEŞ ENERJİSİ SEKTÖRÜNDE EĞİTİM ve KALİFİYE ELEMAN SIKINTISI için yorumlar kapalı

İsviçre’de Eğitim en az 1 sene devam etmektedir

Türkiye’de Eğitim 1 hafta devam etmektedir

 

 

 

 

 

Türkiye’de Güneş Enerjisi Sektöründe kalifiyeli eleman sıkıntısı büyük boyutlardadır. 2013 yılnda Güneş Enerjisi alanında Lisanslı ve Lisanssız yasa ve yönetmeliklerin çıkmasından sonra bu konuda eğitim veren yüksek okul mezunları neredeyse yok denecek kadar azdır. Elektrik mühendisleri ile Enerji Mühendisi arasındaki farkların dahi ne olduğunu bilmeyen yatırımcılar veya firma sahipleri vardır. Sektörde elektrik mühendislerinin bu konuda yeterli olduğunu düşünse de uygulamada hiç de öyle olmadığını göstermektedir. Güneş Enerjisi Sektörü Elektrik Mühendisleri , Endüstri mühendisleri, Mekatronik Mühendisleri, Makine Mühendisleri arasında sıkışmış ve garip bir hal almıştır. Bu karmaşık ağ içerisinde akıllara zarar fikirler üretilmekte ve tasarımlar yapılmaktadır. Hele sık sık değişen yönetmelikler de işin içine girince sektörde tam bir karmaşa yaşanmaktadır.

Güneş Enerjisi sektöründe ara eleman ihtiyacı yani teknisyen sıkıntısı mühendis sıkıntısından çok ama çok daha fazladır. Güneş Enerjisi santrallerinde çalışan teknisyenler bu konuda dorudan eğitim almadıkları gibi 2-5 günlük eğitim alanlarda 1-2 projeyi yaptıktan sonra kendi şirketlerini kurup idareci-yönetici durumuna girmektedirler.

Sahada çalışması gereken nitelikli ara elemanlara yatma ve yemek giderleri dışında asgari ücretin biraz üzerinde aylık 30.000.- TL civarında bir bedel ödenmesi çalışanların performansının düşmesine neden olmaktadır. Özellikle yatırımcıdan işi alan yüklenicinin işin alt taşerona vermesi onunda aynı işi bir alt taşerona vermesi sahadaki nitelikli iş gücünü fevkalade düşürmekte ve işin kalitesini büyük riske sokmaktadır. Megawat’lar düzeyinde yapılan Güneş Panelleri stringlerinde  yapılan 2-3  adet MC4 konnektörünün iyi bağlanamamasının sonuçlarını bertaraf etmek çok zor olmaktadır. Bu gibi durumlar çok iyi bir projenin uygulamasında tesisin niteliğini ve performansını çok düşürmektedir.

Güneş Enerjisi Tesisleri kurulumu sırasında sahalarda düşük ücretlerde ve koşullarda çalışan bir çok Suriye ve/veya Afgan vatandaşlarının olduğu bilinen ancak dile getirilmeyen bir gerçektir.Bu yönü ile bu insanları kayıt dışı bu tesislerde çok ucuz  maliyetle çalıştırmak beraberinde büyük risklerinde getirmektedir.

Güneş Enerjisi konusunda eğitim ve sertifika veren bir çok özel kuruluş bulunmaktadır. Bu kısa dönem eğitimlerin insanda bir fark yaratacağını düşünmek hayal görmektir. Çünkü bu eğitimi alan kişiler 3-5 gün gibi kısa zamanda her şeyi öğrendiğini sanmakla kendilerini kandırmaktadır. Eğitim veren kurumda tahsil ettiği paralar ile avunmaktadır. Gerçekte bu eğitimler Yüksek Okul düzeyinde ve en az 2 yıllık ön lisans eğitimi olarak verilmelidir.Eğitim sırasında staj süreci olmalı ve her öğrenciye  sadece Güneş Enerjisi değil diğer alternatif enerji kaynaklarının da farkındalığı anlatılmalıdır.

Bizzat kendim İsviçre’de Zürih ETH da teknik yabancı dil eğitimimi aldıktan sonra Bern/ Burgdorf Meslek Yüksek okulunda 1993 yılında Alternatif Enerji Kaynakları konusunda haftada 5 gün sabahtan akşama kadar devam eden eğitim alıyorduk.  Haftanın 1 günü eğitim aldığımız konuda bir tesisi (güneş , rüzgar, hidrojen vs) yerinde ziyaret ediyorduk. Yani haftada 1 gün uygulama yerinde incelemelerde bulunuyorduk.

28 Nisan 1993 tarihinde yani 29 yıl önce Ümraniye ilçesi Hekimbaşı Çöplüğü metan gazı sıkışmasından çöplük patlamış 39 insan ölmüş ve 12 kişi bulunamamıştı. Bu haber o tarihte bütün İsviçre gazetelerinde haber olmuştu. Bu olay sonrası eğitim gördüğüm okulda  yöneticiler bizi  başkent Bern’de bulunan Kanton Parlemento Binasına götürdüler. Bize İsviçre Kanton binasının ÇÖP ENERJİSİ ile ısıtıldığını anlattılar ve parlementonun kazan dairesinde bu tesis bizlere anlatıldı. Daha sonrada Parlemento Binasının yaklaşık 10 km uzağıda bulunan Müllhause (çöp ev) semtine gittik. Burada toplanan çöplerin nasıl yakıldığını ve burada ısıtılan suyun 10 km uzaklıktaki İsviçre parlamento binasını ısıttığını yerinde incelemiştik.

İsviçre- Türkiye arasında ki eğitimin farkını ve önemini göstermek amacı anlattığım bu olay ile bugün aradaki farkın kapandığını yada açıldığı konusunu sizin takdirinize bırakıyorum.

(Hedef kelimeler: Güneş enerjisi, Güneş paneli, Güneş Enerjisi Tesisi)

M.Murat ERCAN